Ankara Kalesi'ne çıkarken Fatih Sultan Mehmet döneminden günümüze kalmayı başaran iki tarihi yapı var. Biri Mahmut Paşa Bedesteni, diğeri Kurşunlu Han.
Mahmut Paşa, Fatih Sultan Mehmet'in baş vezirlerinden biri. Bu bedestenin 1464-1471 yıllarında yapıldığı tahmin ediliyor.
Bedesten, içinde kumaş, mücevher vb değerli eşyaların satıldığı kapalı çarşı anlamında Farsça kökenli bir kelime.
Kurşunlu Han ise, yine Fatih döneminin baş vezirlerinden biri olan Mehmet Paşa'nın İstanbul Üsküdar'daki imaretine vakıf olarak yaptırdığı bir bina.
İmaret, yoksullara ve öğrencilere yiyecek dağıtmak için kurulmuş hayır kurumu anlamında Arapça kökenli bir kelime.
Her iki tarihi yapı da 1881 yılında bir yangından sonra kullanılmaz hale gelmiş ve terk edilmiş. Osmanlı Devleti'nin çöküş yıllarıdır, tarihi yapıların bakımı için para yoktur.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, Hitit eserlerinin toplandığı bir müze kurulmasını istemiş. İlk eserler Ankara Kalesi içinde Akkale'de toplanmış.
1 Ekim 1921 günü "Eti Müzesi" adıyla açılmış.
Tarih dikkatinizi çekmiştir; 1 Ekim 1921.
O günlerde neler yaşanıyordu?
27 Aralık 1919 günü Mustafa Kemal Temsil Heyeti ile birlikte Ankara'ya geldi.
23 Nisan 1920 günü TBMM açıldı.
Bu dönemde yurdun pek çok yerinde patlayan isyanlar bastırılıyordu.
12 Mart 1921 günü İstiklal Marşı TBMM'nde kabul edildi.
10 Temmuz 1921 günü Eskişehir-Kütahya Muharebeleri'nde başarısız olan Türk ordusu 25 Temmuz 1921 günü Sakarya'nın doğusuna çekildi.
13 Eylül 1921 günü Türk Ordusu Sakarya Muharebesi'ni kazandı.
Bu ahval ve şerait içinde dahi Mustafa Kemal, geleceği düşünüp "Eti Müzesi" kurulmasına ön ayak oldu.
Boşuna söylememişler;
"Atatürk ile büyüyen bir çocuksanız,
masallardaki süper kahramanlara ihtiyaç duymazsınız."
1943 yılında Bedesten'in onarımı devam ederken bir kısmının açılmasıyla müze bugünkü yerine taşındı. Müze 1968 yılında son halini almış. Bedesten, teşhir salonu olarak kullanılırken yanındaki Kurşunlu Han ise idari bina olarak kullanılıyor.
Günümüzde müzede sadece Hitit eserleri değil, Anadolu'daki diğer medeniyetlerden de eserler sergileniyor. Anadolu Medeniyetleri Müzesi 1997 yılında "Avrupa'da Yılın Müzesi" ödülü aldı.
Müzenin planı, sergilenen eserlerin yerleri aşağıdaki planda gösterilmiş. Giriş katının ortasında Taş Eserler Salonu yer almış. Onu çevreleyen koridorlarda da eserler Paleolitik Çağ'dan başlayarak tarih sırasına göre sergilenmiş. Bir de alt kat var. Burada Çağlar Boyu Ankara ve Klasik Dönem eserleri sergileniyor.
Böylesi önemli ve değerli bir müzenin bahçesinde de eserler sergileniyordu.
Bedesten'e girince sağ taraftaki koridorda Yontma Taş Çağı eserleri ile gezmeye başladık.
1. Yontma Taş Çağı (Paleolitik Çağ)
İnsanların doğada hazır bulduklarını kullandığı bir dönem. Hazır ne bulduysa onu yemiş, öyle beslenmiş. Kendini korumak için mağaralara ve ağaç kovuklarına sığınmış. Bu dönem günümüzden 11.000 yıl önce sona ermiş.
2. Yeni Taş Çağı (Neolitik Çağ)
İnsanlar avcılık ve toplayıcılık yapmaya devam etmiş. İlk köy yaşamı da bu dönem başlamış. İnsanlar tarım yapmaya ve hayvanları evcilleştirmeye başlamış. Bu dönem günümüzden MÖ 10.000 ile MÖ 5.500 arasında yaşanmış.
Bu bölümde insan ve hayvan figürleri, süs eşyaları, pişmiş toprak ve taş kaplar var. Ayrıca kemik, çakmaktaşı ve obsidiyenden yapılmış aletler de var.
Obsidiyen, doğal olarak magmatik bir kaya olarak oluşan volkanik bir cam formudur.
3. Bakır Taş Çağı (Kalkolitik Çağ)
İnsanların köyleri büyütüp kentleşmeye başladığı çağ. Yönetici sınıfı ve zanaatkarlar ortaya çıkmış. Maden işçiliği başlamış. Tarım ve hayvancılıktan başka dokumacılık ve seramik üretimi başlamış. Bu dönem MÖ 5.500 ila MÖ 3.000 arasında yaşanmış.
4. Eski Tunç Çağı
İnsanlar köyleri büyütmüşler kent devletlere dönüştürmüşler. Bakıra kalay katıp tunç elde etmişler. Yüksek ısıda eritmiş, soğuyunca tekrar katılaştığını fark etmişler. Böylece şekil verebileceğini keşfetmişler. Bu dönem MÖ 3.000 ile MÖ 1.950 arasında yaşanmış.
Emziren Kadın Heykelciği
5. Asur Ticaret Kolonileri Dönemi
MÖ 1950 ile MÖ 1750 yılları arasında Anadolu'da Asur Ticaret Kolonileri dönemi yaşanmış. Yaklaşık 200 yıllık bu dönem Anadolu'da Orta Tunç Çağı'nın başlangıcı olmuş. Bu dönem aynı zamanda Anadolu'ya yazının da geldiği dönem.
6. Hititler
Hitit Devleti, MÖ 1750 ile MÖ 1200 yılları arasında Anadolu’da hüküm sürmüş. Anadolu’da merkezi sistemle yönetilen ilk devlet olmuş. Hititler, özgün bir sanat geliştirmeyi başarmışlar. Başkent Boğazköy, İnandık, Eskiyapar, Alacahöyük, Alişar, Ferzant, Maşathöyük önemli Hitit merkezleridir.
Hitit uygarlığının ve sanatının simgesi sayılan bu Güneş Kursu Alacahöyük’te bulunmuş. Hititli rahipler tarafından dinî törenlerde kullanıldığı ve evreni simgelediği düşünülüyor. Bir dönem Ankara Belediyesi'nin ambleminde de yer alıyordu.
Alacahöyük'te bulunmuş bir törensel sembol, Güneş Kursu. (MÖ. 2500 – MÖ. 2250)
İnandık Vazosu
Pişmiş topraktan yapılma bu vazo üzerinde bir evlilik töreninin farklı sahnelerine yer verilmiş. Bu vazo, Hitit dini törenlerini anlamamız açısından önemli.
7. Frigler
MÖ 1200 yılında Hitit Devleti'nin yıkılmasından sonra Frigler, Anadolu'da seramikte ve süsleme sanatında fark yarattılar. Maden ve ahşap işçiliğinde de başarılıydılar.
Kral Midas'ın kafatası
Kral Midas'ın çalışma masası.
8. Urartular
Urartular MÖ 900-600 tarihleri arasında Doğu Anadolu’da kurulmuş bir devletti. Kendilerine özgü tapınakları vardı. Yaptıkları saraylarda çok sütunlu kabul salonları vardı. Mimari konusundaki yeteneklerini baraj, gölet ve yaptıkları yollarla göstermişler.
Pişmiş Vazo
9. Lidyalılar
Frigya'nın yıkılmasından sonra MÖ 687 yılında kurulan Lidya devletinin başkenti Salihli yakınındaki Sardes'ti.
Taş Eserler Salonu
10. Geç Hititler
Buradaki taş eserler Hititlerin heykeltraşlıktaki yeteneklerini göstermektedir.
Alt Kat
Alt katta "Çağlar Boyu Ankara" ve "Klasik Dönem" başlıklı sergilere yer verilmiş.
11. Çağlar Boyu Ankara
12. Klasik Dönem
Roma İmparatoru Hadrianus'un büstü.
Müzeyi iki saatten uzun bir süre boyunca adım adım gezdik. Elbette yeterli olmadı. Ancak sanal olarak da olsa müzeyi tekrar gezme olanağımız var.
ANADOLU MEDENİYETLERİ MÜZESİ SANAL TUR
İtiraf etmeliyim, Anadolu Medeniyetleri hakkında pek bir şey bilmiyordum. Bu yazı için okuduğum bir kaç kaynaktan sonra da biliyorum diyemem. Not uygulamamda yeni bir defter açtım, adını Anadolu Medeniyetleri koydum. İlk notlarımı çoktan aldım. Okuyacak çok kaynak, gezilecek çok müze ve ören yeri var. Bir yerden başlamam gerekiyor. Çok şanslıyım ki, yalnız değilim.
Çok yorulmuştu ama hiç sıkılmadılar.
Anadolu Medeniyetleri Müzesi, yine gelmemiz gereken gezi duraklarından biri. Şimdiden gezi listemize ekledik.
Kaynak:
https://www.kulturportali.gov.tr/turkiye/ankara/gezilecekyer/anadolu-medenyetler-muzes
https://tr.wikipedia.org/wiki/Anadolu_Medeniyetleri_M%C3%BCzesi
https://sanalmuze.gov.tr/muzeler/ankara-anadolu-medeniyetleri-muzesi/