Lüksemburg ile Almanya arasındaki sınır çizgisini, Moselle Irmağı ile belirlemişler. Irmak üzerinde Alte Moselbrücke adında bir köprü var. Köprünün üzerine sınırı temsilen bir çizgi konmuş. Araçlar köprüden bir denetleme olmadan gelip geçerken bir ayağımız Almanya'da, bir ayağımız Lüksemburg'ta manzarayı izledik.
Çok değil, bir kaç yüz metre ilerisi de Fransa sınırı. Yani Schengen üç ülkenin sınırlarının kesiştiği bir noktada.
Çok kalamadık köprü üzerinde, çünkü hava yağmurlu ve rüzgarlıydı. Schengen köyündeki Avrupa Müzesi'ne yürüdük.
"Hadi ya, öyle bir yer mi varmış? Ben onu pasaportlar ile ilgili bir şey sanıyordum" dediğinizi duyar gibiyim. Evet, bu köyün adı Schengen.
Schengen Antlaşması burada imzalandı.
Antlaşmanın imzalandığı "Prenses Marie-Astrid" adlı tekne Avrupa Müzesi'nin önünde ırmak üzerinde ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor.
Schengen Bölgesi'nde; üye ülkeler kendi aralarındaki sınır denetimlerini kaldırdılar. Üye olmayan ülkelerden gelecekler için de tek bir devletmişler gibi, giriş yapılan yerdeki denetimden sonra üye ülkelerde serbestçe gezmeyi sağlıyorlar.
Müze içinde bilgilendirmelerden başka bazı özel eşyalar da sergileniyor. Gruplar geldiğinde özel sunumlar da yapılıyor.
İlk anlaşma, Benelüks ülkeleri olarak bilinen Belçika, Hollanda ve Lüksemburg ile Almanya ve Fransa arasında, Schengen'de 14 Haziran 1985 günü imzalandı. Antlaşma 26 Mart 1995 günü yürürlüğe girdi. 1 Mayıs 1999 günü imzalanan Amsterdam Antlaşması ile de Avrupa Birliği çerçevesine uyarlandı.
Müzenin önündeki küçük alanda üye ülkelerin bayraklarına yer verilmiş.
Üye ülkelerin özellikleri bu yıldızlara işlenmiş. Yıldızlardan biri lego taşları ile tasarlanmış. Hangi ülke acaba?
Bu fotoğraftaki iki blok, 1989 yılında yıkılan Berlin duvarını oluşturan bloklardan. Avrupa'da sınırların kaldırılmasını temsilen buraya getirilmiş.
Schengen Bölgesi'ne üye 27 ülke var. Biz bu ülkelerden biri değiliz. Bir gün olabilir miyiz? Önce niyet etmek gerek.
